Konuşma terapisinin başarısı terapist için ayrı, aile için ayrı, çocuk için ayrı anlam taşımaktadır. İyi ve başarılı bir konuşma terapisi aslında iyi ve doğru hedefler seçilerek hazırlanmış bir terapi programından geçer. Öncesinde yapılan detaylı ve doğru değerlendirme, iyi bir aile/çocuk öyküsü terapi programının hedeflerinin doğru seçilmesini sağlar.
İyi bir gelişim değerlendirmesi tamam ise, üstüne doğru ve hedef süre için belirlenen yeterli kazanımlar da artık hazır ise geriye ne kalıyor? Değerlendiren, tanı koyan, hedef belirleyebilen bir terapistiniz var ne güzel! Peki program başarılı olacak mı?
İngilizcede “scheduled” olarak çok sık kullanılan bir ifade vardır. Başarılı insanların kelime dağarcığında yukarılardadır bu terim. Konuşma terapisinde de aynı şekilde planlı, programlı bir terapi seansı hedeflerin küçük adımlara bölünmesi ile gerçekleşir.
Nedir bu küçük adımlar?
Gecikmiş konuşma, apraksi veya temel düzeyde dil becerileri çalışacağım çocuklarda önceliklere çalışılacak kelimeleri çocuğun ve ailenin ihtiyacına göre belirlemeyi tercih ediyorum. Basitten zora doğru ilerleyen bu süreçte, ödül, pekiştireç sisteminin de ilk başlarda sık kullanılması, ardından sıklığının azaltılması çocuğun öğrendiği yeni kelimeleri, fonemleri veya hareketleri davranış haline dönüştürmesi için önemlidir.
Haftalık seans sayısının ilk başta yoğun tutulup belirli bir düzeye geldikten sonra azaltılarak ailenin ev ve günlük yaşam içindeki çalışmalara ağırlık vermesi terapinin küçük adımlarının parçalarıdır.
Elimizdekilere tekrar bakalım! İyi bir değerlendirme, öykü, etkili bir terapi programı, küçük adımlar halinde ailenin ve çocuğun ihtiyaçları temelinde çalışma, doğru pekiştireç sistemi….
Şimdi başlığıma geri döndüğümüzde aslında başarılı bir konuşma terapisinin ancak ve ancak tüm bu alt basamakları doğru şekilde hazırlayıp tamamlayan bir konuşma terapisti tarafından yönetilebildiği ortaya çıkıyor. Tüm bunları tam ve eksiz olarak yapan terapist zaten iyi bir konuşma terapisti/konuşma bozuklukları uzmanıdır. Geriye kalan tek şey ona güvenmektir.
Bir de bunun üstüne deneyim ve kendi tarzını eklediğinde terapi programın terapist faktörü açısından başarısız olmasına neden olan hiçbir faktör kalmayacaktır.
Sermin Kumdakcı
Odyoloji, Konuşma, Ses Bozuklukları Uzmanı
Bunu yapan kaç terapist var ki ülkemizde herkes alacağı seans ücretinin derdine düşmüş başka aileden bir kaç saat fazla seans gelince mevcut hastasını bahanelerle hemen bırakandan tutunda daha neler maalesef ülkemizde herkes para kazanma derdine düşmüş senin otizmli çocuğun sadece senin umrunda başkasının değil maalesef