Çocuğum ne zaman konuşmaya başlamalı, ne zaman konuşmaya başlamak için geç kalmıştır? sorularına cevap verebilmek için öncelikle normal dil ve konuşma gelişim sürecini tanımlamak gerekir.
Dil ve Konuşma Gelişimi Aşamaları
Doğumdan 3 aylık olana kadar geçen sürede bebekler kendileriyle ilgilenildiğinde gülümserler. Sese karşılık olarak emmeyi hızlandırır,yavaşlatırlar. 3 aylıkken farklı ihtiyaçlara göre farklı ağlarlar. Gığıldamalar yaparak farklı sesler çıkarır.
4- 6 aylık bebekler sesin kaynağını arar, kafasını döndürüp bakarlar. Müziğe dikkatlerini verirler. B,p,m seslerinin olduğu babılmada tekrarları yaparlar. Heyecan ve mutsuzluklarını ses çıkararak ifade ederler. Agularlar.
6 aylık bebekler için babıldama dönemi başlamıştır. Ünsüz-ünlü birleşimleri ile bababa gibi anlamsız tekrarlamalar yaparlar. Farklı ezgi ve tonlamalar kullanırlar. “Hayır” dendiğinde anlarlar.Sesleri tekrar etmeye çalışırlar ve bu dönem 11 aya kadar devam eder.
12 aylık bebekler ismine tepki verir, çeşitli sesler çıkarırlar. Basit yönergeleri anladıklarını jestelerle ifade ederler. Cee oyunu oynarlar.
15 aya gelindiğinde iletişim kurmak için basit kelimeler, jest ve sesler kullanırlar.
18 aylık çocuklar birkaç vücut kısmını bilir ve gösterebilir. 10-20 kelime kullanırlar. Yetişkinlerin kullandıkları kelimeleri taklit etmeye çalışırlar.
Çocuklar 2 yaşında hemen hemen 300 kelimeyi anlar ve basit emirleri (al, ver, otur, koy gibi) yerine getirir. Bu nedir? diye sorulduğunda tanıdığı en az 3 nesneyi adlandırır. 50 ya da daha fazla kelime kullanır. Telgraf konuşması olarak adlandırdığımız, bağlaçları kullanmadan sadece anlatmak istediklerini basit cümlelerle anlatır. Top al, anne iş git(anne işe gitti) gibi.
18 aylıkken telgrafik konuşma ile başlayan cümle kurma dönemi 2,5 yaşına gelindiğinde artık dilbilgisel kuralların da olduğu anlamsal açıdan zengin cümlelerin kulllanıldığı ivme kazanmış bir dönemdir. Çocukların bu yaşta çok fazla kullandıkları “Bu ne?” sorusu ile özellikle kelime dağarcıkları çok hızlı gelişir. 2-3 kelimelik cümle yapısını kullanırlar. Basit soruları anlarlar. 2 eylem gerektiren komutları anlarlar.( kitabı al ve masanın üstüne koy)
Alıcı ve ifade edici dil gelişimin hızla devam ettiği 3 yaş döneminde çocukların konuşmalarının %80’i onun dinleyenler tarafından anlaşılır. Bu dönemde merak ve ilgi nesneleri tanımadan daha ileri bir aşamaya nedenselliğe geçer ve sıklıkla “Neden?” sorusunu sorarlar. Pek çok takının ve zaman eklerinin olduğu en az 3 kelimelik cümleler kullanırlar. Yıl sonuna doğru 4 ve daha fazla kelime içeren cümle yapılarına geçiş yaparlar. Nesnelerin nasıl kullanıldıklarını tanımlarlar.
4 yaşına geldiklerine artık çocuklar dinledikleri hikayedeki basit sorulara cevap verebilirler ve hikayeler anlatabilirler. Bildikleri kelimeleri tanımlayabilirler. Nede? sorusuna cevap verirler. Daha karışık komutları anlarlar. Konuşmaları anlaşılır ve açıktır.
Gecikmiş Konuşma Nedir?
Konuşma gecikmesi ya da gecikmiş konuşma, çocukların doğuştan ya da dil edinimi ve gelişimi süresince karşılaşılan bir aksaklık sonucu yaşına göre beklenen düzeyde olmamasıdır. 2 yaşına gelmiş fakat 50’den daha az anlamlı kelime dağarcığına sahip çocuklarda dil bozukluğu tek başına tanı için gerekli bir unsur olmasa da tanıya yardımcı önemli bir bilgidir.
Dil ve konuşmayı birbirinden ayırdığımızda dil gecikmesi, konuşma gecikmesinden daha ciddi bir durumdur, çünkü dil çocuğun zihinsel gelişimine paralel olarak gelişir. Çocuğun konuştuğu halde dil gelişimin yavaş olduğu durumdur. Konuşma gecikmesi ise okul öncesi çağı çocuklarında çok sık karşılaşılan problemlerden biridir. Çocukların %5-10’unda görülür. Konuşma gecikmesi olan çocukta dil problemleri de olmakla birlikte terapi ileherhangi bir fiziksel, nörolojik problemi yoksa zihinsel geriliği bulunan çocuklara göre daha hızlı ilerleyecektir.
Toplumumuzda sık karşılaşılan dedesi, babası da geç konuşmuştu, çocuğumuz da geç konuşur önyargısı pek çok çocuğun geç müdahale sonucu yerleşmiş dil problemlerine sahip olmasına, düşük akademik başarıya sahip olmasına neden olmaktadır. Şu bilinmelidir ki konuşma problemi erken yaşlarda müdahale edilmediğinde çocuğun tüm yaşantısını etkileyecek problemlere neden olabilmektedir.
Gecikmiş konuşmaya neden olan pek çok sebep vardır. Ailede geç konuşmuş ebeveyn varlığı (genetik yatkınlık), zihinsel gerilik, fiziksel yetersizlik, yarık damak-dudak, işitme kaybı, uyaran eksikliği gibi durumlar çocuğun dil ve konuşma gelişiminde gecikmelere sebep olabilir.